Zeynep Artegin kimdir? Merhaba, ben Zeynep Artegin. 1985 yılında Trabzon’da doğdum. Evli ve iki çocuk annesiyim. İlk ve orta okul sonrasında güzel sanatlar bölümünü seçerek mesleğime ilk adımı attım. 3 yıl boyunca hem okudum hem de aktif olarak çalışmaya başladım. Yirmi iki yıldır güzellik sektöründe aktif olarak bulunuyorum. Her zaman hedeflerime doğrultusunda hareket ettim ve kazancımdan bir bütçeyi eğitimlerime ve kişisel gelişimime yatırdım. Yaklaşık üç yıl önce DS V-LINE Akademisi ile tanıştım. İlk eğitimim DS V-LINE Collagen ip uzmanı olarak bu güzel ailenin bir parçası oldum. Kısa zamanda DS V-LINE profesyonel cilt akademisinde uzmanlığımı geliştirmek için eğitimlere katıldım ve aynı zamanda dünyanın birçok ülkesinden meslektaşlarımla tanışma fırsatım oldu. Başarılı uygulamalarım dünyanın her yerinde paylaşıldı. Önce expert, sonrasında master ünvanlarını alarak DS V-LINE Akademisi’nde birçok uzmana eğitim hizmeti veriyorum. Kendi yetiştirdiğim uzmanlarımın Master ünvanına ulaşmaları beni çok gururlandırıyor. DS-STRETCH-LINE protokolünün doğuş hikayesi, 17 Ocak 2022 tarihinde DS V-LINE collagen serumunun gücüne olan sarsılmaz inancımla başladı. İlk çalışmalarımızı 3 farklı cilt çatlak hikayesi olan danışan ile başladık. İlk 3 seansta dönüşümü görmeye başladık. Bir danışanımızda 6 seans sonrası %70 oranındaki başarı, 2. danışanımızda %60 ve 3. danışanımızda %90 kök bir başarı elde ettik. Bu süreçte yaklaşık 30 farklı çalışma sonrasında yüksek aktif bileşenlere ve tekniğimizin gelişimini tamamladık. Bu süreçte DS V-LINE CEO&Founder Dilay Şahin ile birebir çalışma fırsatım oldu. Kendisinden aldığım değerli bilgiler, protokolün daha güçlü olmasını sağladı. Bir şirket sahibinin bu kadar kadına yol açması ve göstermesi bana adeta ilham kaynağı oldu. İlk klinik çalışmalarıma başlamanın heyecanı içindeydim. Biliyordum ki bu yolculuk kolay olmayacaktı, ancak bu zorluğun üstesinden gelmek için büyük bir kararlılıkla adım attım. Yaklaşık 1,5 yıl süresince 30’den fazla denek üzerinde gerçekleştirdiğim klinik çalışmalarla protokolümü sürekli olarak daha da mükemmelleştirdik. Her gün kendimizi daha da aşarak, protokolümüzü yeni ufuklara taşıdık. Farklı yaş grupları ve cilt tipleri üzerinde yaptığımız testler, protokolün gelişiminde büyük rol oynadı ve daha da olgunlaştırmamıza yardımcı oldu. Misyonumuz: Dünya çapında kontrollü bütüncül olarak yaklaştığımız çatlak protokolümüzle en çok tercih edilen protokol olmak ve böylelikle siz uzmanlarımızın başarılarının devamını sürdürerek gelirinizi arttırmak. Catlak nedir? Çatlaklar, cildin elastik liflerinin aşırı gerilmesi sonucu meydana gelir. Bu durum, cildin hızlı bir şekilde genişlemesi veya büyümesi gerektiğinde, örneğin hamilelik sırasında, hızlı kilo alımı veya ergenlikteki büyüme atakları sırasında ortaya çıkar. Hormonal değişiklikler bu süreçleri etkileyebilir ve çatlak oluşum riskini artırabilir. Hormonların çatlak oluşumunda bu kadar önemli bir faktör olmasının nedeni nedir? Hormonlar, cilt sağlığı ve elastikiyeti üzerinde önemli bir etkiye sahiptir ve çatlak oluşumunda da etkili olabilirler. Özellikle aşağıdaki hormonlar çatlak oluşumunda rol oynayabilir: 1. **Glukokortikoidler:** Vücut tarafından üretilen bu hormonlar, cildin elastikiyetini ve dayanıklılığını etkileyebilir. Örneğin, kortizol seviyelerindeki artış cildin kolajen ve elastin üretimini azaltabilir. Bu durum, cildin esnekliğini kaybetmesine ve çatlakların oluşmasına yol açabilir. Kronik stres ve Cushing sendromu gibi durumlar, yüksek kortizol seviyeleri ile ilişkilendirilir ve çatlak oluşum riskini artırabilir. 2. **Estrojen ve Progesteron:** Bu iki cinsiyet hormonu da cildin kalınlığını, nemini ve elastikiyetini etkiler. Hamilelik sırasında ve ergenlikte yaşanan hormonal değişiklikler, cilt üzerinde değişikliklere neden olabilir ve çatlakların oluşumuna katkıda bulunabilir. 3. **Relaksin:** Hamilelik sırasında üretilen relaksin hormonu, pelvisin genişlemesine yardımcı olur, ancak aynı zamanda cildin ve bağ dokusunun gevşemesine de neden olabilir. Bu, çatlak oluşum riskini artırabilir. Hormonların yanı sıra genetik faktörler, cilt tipi, beslenme ve su alımı gibi diğer faktörler de çatlakların oluşumunda önemli rol oynar. Çatlakların önlenmesi cilt bakımı rutinleri, nemlendiriciler, vitaminler kullanılabilir. Bağ dokusu Bağ dokusu, vücudun çeşitli bölümlerini birbirine bağlayan ve destekleyen bir doku türüdür. Bağ dokusu, hücreler, lifler ve ara madde olmak üzere üç temel bileşenden oluşur. Bağ dokusu, vücutta birçok farklı şekil ve fonksiyonda bulunabilir, örneğin, tendonlar, ligamentler, deri, kemikler, kıkırdak, yağ ve kan bağ dokusuna örnektir. Cilt çatlakları (veya striae), cildin hızlı genişlemesi veya büzülmesi sonucu bağ dokusunun yırtılmasından kaynaklanır. Yırtılan bağ dokusu, cildin altında kırmızı veya mor renkte çizgiler şeklinde görülür. Bağ dokusunun sağlıklı ve esnek kalmasına yardımcı olmak için, dengeli bir diyet, düzenli cilt bakımı Kolajen seviyesini arttırmak önemlidir. Kaç çeşit çatlak vardır? Yüzeysel çatlaklar ve derin çatlaklar, ciltteki bağ dokusunun zedelenme derecesine göre farklılaşan çatlak türleridir. İki tür arasındaki farklar şunlardır: 1. Yüzeysel Çatlaklar: – Yüzeysel çatlaklar genellikle cildin en üst katmanı olan epidermiste meydana gelir. – Daha hafif ve az belirgin olabilirler. – Genellikle zamanla iyileşme eğilimindedirler ve cildin doğal yenilenme süreciyle azalabilirler. – DS V-LINE STRECH LINE tekniğine daha hızlı sonuç gösterirler. 2. Derin Çatlaklar: – Derin çatlaklar, cildin daha alt katmanları olan dermis ve hatta hipodermise kadar uzanabilir. – Daha belirgin, geniş ve kalıcıdırlar. – Genellikle kırmızı, mor veya beyaz renkte olabilir ve zamanla rengi değişebilir. – Tamamen yok etmek uzun süre alabilir ama düzenli seanslar ve ara bakımlar ile istenilen sonuçu almanız mümkün. DS STRETCH LINE tekniği kısa sürede neden bu kadar tercih edilmeye başlandı? Cilde hiç zarar vermeden kısa sürede bütüncül sonuçlar almak hiç kolay görünmese de, biz bu süreci başardık ve birçok uzman tarafından başarıyla uygulanmaya başlandı, farkımız büyük, biz cildin bağ dokusunu güçlendirerek oluşan çatlakların onarımını sağlıyoruz, aynı zamanda bölgeye bütüncül yaklaşım sağlıyoruz. DS STRECH LINE çatlak tedavisi, sadece bir uygulamadan ibaret değildir. • Bölgesel zayıflamaya yardımcı olur, • Cildin bariyerini güçlendirir, • Pürüzsüz bir cilt görünümü verir, • Ciltte elastikiyeti arttırır, • Bölgesel dolaşımı iyileştirir, • Ağrıyı hafifletir, • Rahatlama sağlar, • Fazla yağları yakar, • Cildin sıkılaşmasını ve elastikiyetini artırır, • Toksin atar, • Selülit oluşumunu engeller ve mevcut selülitleri azaltır, • zihinsel ve fiziksel stresi azaltır. DS STRECH LINE tekniği hangi bölgelere uygulanır? Çatlak oluşumu olan tüm bölgelere sorunsuz uygulanabilir. Sıkça gördüğümüz bölgeler arasında karın, kol, bacak, kalça, bel, sırt, göğüs ve göbek bulunmaktadır. Böylece çatlakların görünümünü azaltmaya ve cildin elastikiyetini artırmaya yönelik bütüncül bir çözüm sunuyoruz. Şimdi gelin, çalışmalarımızı inceleyelim. Danışanımız 29 yaşında ve özellikle basen ve popo bölgelerinde görülen çatlaklar, lekeler ve sivilce izleri nedeniyle bize başvurdu. Yaptığımız cilt analizi sonucunda, bu sorunların temelinde eski çatlaklar olarak adlandırılan stria alba yırtıkları olduğunu tespit ettik. Bu yırtıklar çevre dokularda bazı değişikliklere neden olmuş, cilt elastikiyet kaybı, lekeler ve sivilce oluşumlarına yol açmış. Danışanımıza bu sorunları hafifletmek amacıyla toplamda 6 seans DS-V LINE STRECH LINE protokolü uyguladık ve şu an periyodik aralıklarla kontrol seanslarına devam
Yüzeysel çatlaklar ve derin çatlaklar, ciltteki bağ dokusunun zedelenme derecesine göre farklılaşan çatlak türleridir. İki tür arasındaki farklar şunlardır: Yüzeysel Çatlaklar: Derin Çatlaklar: DS STRETCH LINE tekniği kısa sürede neden bu kadar tercih edilmeye başlandı? Cilde hiç zarar vermeden kısa sürede bütüncül sonuçlar almak hiç kolay görünmese de, biz bu süreci başardık ve birçok uzman tarafından başarıyla uygulanmaya başlandı, farkımız büyük, biz cildin bağ dokusunu güçlendirerek oluşan çatlakların onarımını sağlıyoruz, aynı zamanda bölgeye bütüncül yaklaşım sağlıyoruz. DS STRECH LINE çatlak tedavisi, sadece bir uygulamadan ibaret değildir.
Tüm cilt tipleri için kullanıma uygundur. DS V-LINE SucraEx Cell Regenerative 80ml, hassas cildi rahatlatmak ve cildi dış etkenlere karşı korumak için özel olarak formüle edilmiş bir kremdir. Bu ürün, cildin koruyucu bariyerini güçlendirerek ve savunma mekanizmasını artırarak cildin sağlıklı kalmasına yardımcı olur. İçerdiği Bija yağı, cildin doğal nem dengesini korumaya yardımcı olurken, D-panthenol ile birleştiğinde, cildi rahatlatır ve cilt bariyerini güçlendirerek cildi sağlıklı hale getirir. Ayrıca, SucraEx’in özel bileşenleri, cildin yenilenmesine yardımcı olur ve tahriş olmuş cildi sakinleştirir. DS V-LINE SucraEx Cell Regenerative 80ml, hafif bir kıvama sahiptir ve hızlı bir şekilde emilir. Her cilt tipi için uygun olan bu krem, sabahları cilt bakım rutininize dahil edilebilir. İstenilen bölgeye ince bir tabaka halinde uygulanır. İçindekiler arasında Glycerin, Hyaluronic Acid, Sodium Hyaluronate, Hydrolyzed Hyaluronic Acid ve Fructan gibi nemlendirici maddeler de bulunur. Ayrıca, madecassoside, asiaticoside, madecassic acid ve asiatic acid gibi bitki özleri de içerir, bu da cildin yenilenmesini destekleyerek daha sağlıklı bir görünüm sağlar. Bu ürünü kullanmadan önce gözle temasından kaçınmalısınız. Eğer gözlerinizle temas ederse, bol su ile yıkayın. Ürünü serin ve kuru bir yerde muhafaza edin. Çocukların erişemeyeceği bir yerde saklayın. DS V-LINE SucraEx Cell Regenerative 80ml, hassas cildi rahatlatmak ve korumak için mükemmel bir seçimdir. Günlük cilt bakım rutininize dahil ederek, cildinizi daha sağlıklı ve güçlü hale getirebilirsiniz. Net Weight: 80 ml
Tanıtım Metni: DS V-LINE Soft Peeling Face Cream, tüm cilt tipleri için kullanılabilen bir dermakozmetik üründür. Kuru ve hassas ciltler de dahil olmak üzere her cilt tipine uygun olan bu krem, içeriğindeki mikronize küresel kaolin sayesinde nazik bir temizleme sağlar ve cildi ölü deriden arındırmaya yardımcı olur. Hafif soyulma ve yenilenme sağlayan DS V-LINE Soft Peeling Face Cream, cilde taze bir görünüm kazandırır. Cildinizdeki matlaşmış, solgun görünümü gidererek daha canlı ve sağlıklı bir cilt görünümü elde etmenize yardımcı olur. Kullanım Şekli: Temizlenmiş ve kuru cilde uygulayın. Yeterli miktarda kremi yüzünüze ve boyun bölgesine nazikçe masaj yaparak uygulayın. Kremi hafifçe cildinize yayarak birkaç dakika bekleyin. Hafifçe ovuşturarak cildinizdeki ölü deriyi ve kirleri nazikçe çıkarmak için dairesel hareketlerle masaj yapın. Son olarak, bol su ile durulayın ve cildinizi nemlendirmek için uygun bir nemlendirici kullanabilirsiniz. Haftada 1-2 kez kullanılması önerilir. Dikkat Edilmesi Gerekenler: Sadece harici kullanım içindir. Göz ile temasından kaçının. Eğer göze temas ederse, bol su ile yıkayın. Çocukların ulaşamayacağı bir yerde saklayın. Ürünü kullanmadan önce alerjik reaksiyon oluşumu için cildinizde küçük bir alanda test edin. Eğer herhangi bir tahriş veya rahatsızlık oluşursa, kullanmayı bırakın ve doktorunuza danışın. DS V-LINE Soft Peeling Face Cream, cildinizdeki ölü deriden arınmanızı sağlayarak daha sağlıklı ve canlı bir cilt elde etmenize yardımcı olur. Cildinizi nazikçe temizleyerek taze bir görünüm kazandırır. İçindekiler: Water, Kaolin, Palmitic Acid, Stearic Acid, Glyceryl Stearate, Bentonite, Cete- aryl Alcohol, Propylene Glycol, Paraffin, Phenoxyethanol, Myristic Acid, Frag- rance, Potassium, Sorbate, Xanthan Gum, Tocopheryl Acetate Net Ağırlık: 300 G
Cilt Bakım Uzmanları, müşterilerinin kendilerini daha iyi hissetmeleri, istedikleri görünüme daha kolay ulaşabilmeleri için çeşitli yöntemler uygulayarak müşterilerinin isteklerine cevap veren profesyonellerdir. Cildimizin vücudumuzun en önemli organı olduğunu ve güzelliğimizi yansıtan organımız olduğunu düşünerek cilt uzmanlarına danışarak cilt sağlığımızı sürekli hale getirecek uygulamaları yaptırmamız yerinde olacaktır. Hem yüzümüz için hem de vücut sağlığımız için cilt bakımı yaptırmaya devam ediyor olmamız çok önemli olacaktır. Bu işlemleri yapabilecek uzmanların, çeşitli eğitimleri almış olması çok önemli bir husustur. Cilt bakım uzmanları, uyguladıkları bütün işlemleri, sizin cilt yapınızı baz alarak yapmaya devam ederler. Ciltler arasındaki farklılık baz alındığında yapılması gereken işlemler de farklılık gösterir. Bu noktadan kendini iyi yetiştirmiş bir cilt bakım uzmanı doğru cilt tipine doğru uygulamayı önererek profesyonel dokunuşlarını yapabilmesi gerekir. Müşterilerinin kendilerini daha iyi hissetmelerini ve istedikleri görünüme daha kolay ulaşmalarını sağlayacak yöntemler. Cildimizin vücudumuzun en önemli organı ve güzelliğimizi yansıtan organımız olduğu düşünülürse cilt uzmanlarına danışılması ve cilt sağlığımızı kalıcı kılacak uygulamalara sahip olunması doğru olacaktır. Cilt bakımına devam etmemiz hem yüz hem de vücut sağlığımız için çok önemli olacaktır. Bu operasyonları gerçekleştirebilecek uzmanların çeşitli eğitimler almış olması çok önemlidir. Cilt bakımı uzmanları uyguladıkları tüm işlemleri cilt yapınıza göre yapmaya devam ederler. Deriler arasındaki farka bağlı olarak yapılacak işlemler de farklılık göstermektedir. Cilt Uzmanları Ne İş Yapıyor? Tarzında sorular da yüzüne ya da vücuduna çeşitli işlemler uygulatmak isteyen kişiler tarafından sıklıkla araştırılmaya devam etmektedir. Cilt bakım uzmanlarının, sertifikalarını alarak yapmaya devam ettiği işlemler ise oldukça fazladır. Cilt bakım uzmanlarının görevleri ise şu şekildedir; Cilt sağlığı, doğru bakım yöntemleri uygulanmadığı takdirde; kısa süre içerisinde bozulabiliyor. Bu nedenle, yüz, boyun ve dekolte bölgesine cilt tipine ve cilt yaşına uygun doğru aralıklı protokoller yaptırılıyor olması çok önemli olacaktır. Yüz, boyun ve dekolte masajı yapılması da cilt bakımı ile alakalı olan işlemler arasında yerini almaktadır. DS V-LINE profesyonel cilt uzmanları, sadece yüze değil tüm vücuda çeşitli bakım teknikleri uygulamaya yardımcı olur ve cildin daha genç, daha sağlıklı ve daha pürüzsüz görünmesini sağlar. Cilt uzmanları, özellikle mevsimsel geçişler sırasında düzenli cilt analizleri ile doğru protokolü uygulamak için gerekli önlemleri alırlar. Bu tür prosedürler, diğer yandan, sorunlu ve hasarlı cilde sahip kişiler için uygundur; Cildi daha net incelemek ve sorunları nasıl çözeceklerine karar vermek için yapılır. Hasta/Danışanın cilt yapısının incelenmesi ve bu doğrultuda bazı kararların alınması da cilt bakım uzmanlarının görevleri arasında yer almaya devam etmektedir. Her ciltte oluşamaya devam eden siyah noktalar, bir süreden sonra katlanılmaz bir hal almaya devam etmektedir. Bu tarz sorunları düzeltmek ise, cilt bakım uzmanlarının görevi olarak bilinmektedir. Ciltte oluşan güneş yada hormonel bozukluklar ile oluşan lekeler cilt uzmanı tarafından kontrollü protokol yardımı ile renk tonu eşitlenmesi sağlanabilir. Ciltte oluşan yaşlanma belirtileri ve sarklamalara karşı farklı teknikler uygulayan DS V-LINE profesyonel cilt uzmanları ile yaşlanma sürecinizi yavaşlatmanızı sağlayabilirsiniz. Cilt Bakım Uzmanı Olmak İçin Yapılması Gerekenler; Cilt bakım uzmanı olmak için yapılması gerekenler hakkında araştırma yapmaya devam ediyorsanız, öncelikli olarak; bu konuda gerekli eğitimleri almanız gerektiğini bilmenizde fayda vardır. Cilt bakım uzmanı olmak için, başvuru yaptığınız zaman herhangi bir meslek okulundan mezun olduğunuza ya da bu alanda önemli eğitimler alarak uzmanlaştığınıza dair bir belge almanız gerekmektedir. Bu alanda herhangi bir okul okumadıysanız ise, bazı kurslara kaydınızı yaptırıp gerekli eğitimleri alarak da kısa süre içerisinde bu alanda uzman olma şansı elde etmeniz mümkün olacaktır. Ancak sertifika almanız ve bu sertifikayı göstermeniz zorunludur. Cilt Bakım Uzmanlarının Özellikleri; Cilt bakım uzmanlarının özelliklerinden en önemlisi hiç şüphesiz ki teknik konularda kendisini sürekli geliştirmesidir. Diğer bir önemli özelliği ise hasta/danışanları ile kurduğu ikili ilişkilerdir. Hasta/Danışanı ile diyaloglarında özenli olarak yaptığı işlemler ile ilgili doğru teknik bilgileri müşterisinin anlayabileceği sadelikte anlatarak, işlem sırasında müşterisini bilgilendirmesi gerekmektedir. İyi bir cilt bakım uzmanının dikkat etmesi gereken diğer konular; Yukarıdaki hususlara eksiksiz bir şekilde dikkat etmeye devam eden bir uzman kısa süre içinde hasta/danışan tarafından aranan bir isim olacaktır. Teknik anlamda doygunluğa ulaşmış, sürekli kendisini geliştiren, sade ve tatlı bir dil ile hasta/danışanlarına bilgilerini aktarabilen, işlem sırasında oluşabilecek problemleri aksettirmeden çözen bir cilt bakım uzmanı işinin en iyileri arasında yer almayı hak etmektedir.Nasıl Cilt Bakım Uzmanı Olabilirim? Cilt bakım uzmanı olmak isteyenlerin en sık sorduğu sorulardan biri budur. Profesyonel bir cilt bakım uzmanı olmak için alanında yetkin kişilerden doğru eğitimi almanız gerekmektedir. Bu alanda uzmanlaşmış, kendi tekniklerini geliştirmiş ve uluslararası tanınırlık kazanmış kişilerden eğitim almanız önemlidir. Bu soru, istekli kişiler tarafından en sık sorulan sorulardan biridir. Cilt bakım uzmanı olmak isteyenlerin doğru eğitimi alması gerekmektedir. Bu alanda uzmanlaşmış ve uluslararası tanınırlık kazanmış DS V-LINE, cilt bakım uzmanı olmak isteyenler için DS V-LINE Akademisi’ni kurmuştur. DS V-LINE Akademisi, binlerce istekli kişiye DS V-LINE teknikleri ile cilt bakım uzmanlığı kariyerlerine başlamalarında yardımcı olmaktadır. DS V-LINE Akademisi, bireyleri çeşitli aşamalardan geçirerek mesleklerinin zirvesine taşımaktadır. Siz de aramıza katılarak bu eşsiz deneyimi yaşayabilir, bu ekibin bir paçası olabilirsiniz.
Kolajen ip genç ve pürüzsüz bir cilde sahip olmak isteyen kadınlar ve erkekler tarafından sıklıkla tercih edilen cilt bakım protokollerinden biridir. Kolajen ipin temel maddesi olan kolajen belli bir yaştan sonra azalmaya başlar. Bu durum ciltte kırışıklıkların başlamasına, cildin elastikiyet kaybına yol açar ve böylece cildin yaşlı görünmesine sebep olmaktadır. Belli başlı alışkanlıklar kolajenin daha erken yaşlarda üretiminin durmasına sebebiyet vermektedir. Bunlar; Sigara ve içki alışkanlığı Fazla miktarda şeker tüketme alışkanlığı Sağlıksız beslenme alışkanlığı Uyku bozukluğu ve düzensiz uyku Uzun süre güneş ışınlarına maruz kalma Çevre ve hava kirliliği Collagen ip uygulaması sırasında cildin artık üretemediği kolajen ip uygulaması yapılarak cildin kırışıklılarını giderme, gerginliğinin tekrar sağlanması ve cildin genç görünümüne tekrar kavuşması sağlanır. Erken yaşlarda önlem almak için çok tercih edilen Kolajen ip protokolü yaşlanma belirtilerine maruz kalmanızı engeller. Kolajen İp İçeriğinde Neler Vardır? DS V-LINE Original Kolajen İplikleri İçeriği: İpek Özü (HİDROLİZE İPEK): İpek ekstraktının ham maddesi, ipekböceği tarafından örülmüş protein ipliğidir. İpek, insan derisinin yapısına benzer proteinler olan ipek fibroinleri içerir. Değerli ipek proteinleri küçük süngerler gibi davranır, ağırlıklarının 300 katı nem depolayabilirler ve bu nedenle kuru, hassas ciltler için ideal susuzluk gidericidirler. Ayrıca ipek aktif içerikleri cilt üzerinde koruyucu bir film oluşturarak uzun süre kurumasını engeller. Cilt esneklik ve elastikiyet kazanır. İpek özü, yoğun stresli ciltlerde bile cilde pürüzsüz bir görünüm kazandırır. DS V-LINE kolajen ipleri Fibroin lifli bir proteindir ve bu nedenle ipeğin ana bileşenidir. Özel bezlerde veya epitelde ipek liflerinin üretimi sırasında çeşitli ipek güveleri tarafından salgılanır. Kolajen: Kolajen, insan vücudunda en yaygın bulunan proteindir. Proteinlerimizin %30’u kolajendir. Vücudun birçok bölgesine güç veren yapısal bir proteindir. Sadece deride değil, kemiklerimizde, kıkırdaklarımızda ve dişlerimizde de farklı kolajen formları bulunur. Yapısal proteinler, öncelikle canlıların dokularında veya hücrelerinde yapısal bileşenler olarak görev yapan protein molekülleridir. Hızlı Yuva Özü: Cildin sağlıklı kalmasını sağlar. Bu özel olarak fermente edilmiş, madde bakımından zengin kuş yuvası, salyalarıyla Güneydoğu Asya’dan gelen bayağı kırlangıçlar tarafından yapılmıştır. Saf tükürükten oluşurlar. Kuş, salgı bezinden tükürüğü sıkar. Havada sertleşmeden önce, Asya halkı ona “mucizeler” söylesin diye, kırlangıç kuşu onu vitaminlerle fermente edilmiş ve antioksidanlar açısından zengin bir espresso fincanı büyüklüğünde bir yuva haline getirir. Centella Asiatica Özü: Centella Asiatica, cilt üzerinde birçok düzeyde olumlu etkisi olan çok sıra dışı bir bitkidir. Centella Asiatica’nın nemlendirici, yenileyici ve iyileştirici etkisi vardır. Aynı zamanda harika bir şekilde canlandırıcıdır ve parlak bir cilt sağlar. Tripeptit-1: Tripeptit-1, cilt bakım kozmetiklerinde yaşlanma karşıtı bir peptid olarak kullanılır. Kollajen sentezini uyarır ve sadece daha temiz bir cilt sağlamakla kalmaz, aynı zamanda ciltte daha eşit pigmentasyon sağlar. Cilt yaşlanma süreci Cildin yaşlanma serüveni belli aşamalardan geçerek gerçekleşir. Aşama 25 yaş civarında cilde kan akışı azalır. Bunun sonucu, kandaki oksijen ve besin maddelerinin taşınmasının azalması ve dolayısıyla sadece daha az hücre yenilenmesinin gerçekleşmesidir. Nem kaybı ayrıca cildi daha kuru ve daha hassas hale getirir. Bu süreçler, ilk küçük kırışıklıkların ortaya çıkması ve özellikle ağız ve göz köşelerinde kırışıklıkların belirgin olmasıyla anlaşılabilir. Aşama 10 yıl sonra, yaklaşık 35 yaşından itibaren, sebum bezleri daha az yağ salgılar ve cilt de daha az nem bağlayabilir. Kolajendeki azalma, cildin daha az pürüzsüz ve gergin görünmesini sağlar. Sarkan bağ dokusu özellikle boyun bölgesinde büyük kırışıklıklara ve daha derin kıvrımların ortaya çıkmasına ve cildin kurumasına neden olur. Aşama 45 yaş civarında özellikle kadınlarda deriye kan akışı menopoz nedeniyle daha da azalır . Hormon seviyesi düşer, cilt incelir ve daha solgun ve yorgun görünür. Cinsiyete bakılmaksızın özellikle boyun ve dekolte bölgeleri kırışıklıkların oluşumundan etkilenir. Aşama Yaklaşık 55 yaşından itibaren cilt için çok az miktarda yağ üretilir. Sadece nem tutma değil, aynı zamanda hücre yenilenmesi de hızla düşer. Kas kuvveti de azalır ve bu da cilt yaşlanma sürecini destekler. Genel olarak, cilt artık kuru ve incedir. Doğrudan deri yüzeyinin altında yatan kan damarları genellikle dışarıdan açıkça görülebilir. Yaşlılık lekeleri ve derin kırışıklıklar da görünür hale gelir. Bireysel yaşlanma süreci; Cilt yaşlandıkça, önceki yaşam tarzı onu daha çok etkiler. Bu, yaşlanma sürecinin olumlu yönde etkilenebileceği ve muhtemelen gecikebileceği anlamına gelir. Ancak unutulmamalıdır ki, her insan farklıdır ve her insan kendi bireysel yaşlanma süreci de farklıdır. Kolajen İp Protokolu, kolajen takviyesi yapmakla kalmaz, aynı zamanda ciltte kolajen üretimini tetikler. Protokol işlemleri cerrahi müdahale gerektirmez ve ortalama 30 dakikada tamamlanır. İşlem sonrasında günlük hayata dönebilirsiniz. Kolajen İpinin Etki Süresi Ne Kadardır ? Kadınlar yada Erkeler genellikle, uyguladıkları işlemin kalıcı olup olmadığını, kalıcı değilse etkisinin ne kadar süre devam edeceğini merak ederler. Kolajen ip protokolunu tercih eden kadınların yada erkelerin da en çok merak ettiği konular arasında kolajen ipin etkisinin ne kadar süreceği gelir. DS V-LINE orijinal Kolajen İpinin Etki Süresi Ne Kadardır ? Kolajen ip protokolü dermisteki kolajen liflerini uyararak hücreleri harekete geçirir. Kolajen seviyesini artırarak ihtiyacı olan kolajenin yeniden yükseltilmesini sağlar. Düzenli programlarla ince ve derin çizgilerin oluşumunu engeller, açılmasına yardımcı olur ve cilt bariyerini güçlendirir. Cildin elastikiyetini kazanmasını sağlar Renk tonu eşitsizliklerini düzeltir Kalıcılığı cildin durumuna göre değişmektedir normal şartlarda 6ay ile 8ay kadar. Günümüzde her insanın farklı bir cilt tipi vardır. Ancak genel hatlarıyla incelendiğinde cilt tipleri aşağıdaki gibi sınıflandırılabilir; Normal ciltler Kuru ciltler Yağlı ciltler Karma ciltler Hassas ciltler Bu nedenle hem kişisel bakım ürünlerinin imalatında hem de estetik işlemlerde kişilerin cilt tipleri ön plana çıkmaktadır. Cilt tipine dikkat edilmeden işlem yapılması olumsuz ve istenmeyen sonuçlara neden olabilir. Bu nedenle kolajen ip yaptırmak isteyenler bundan emin olmak için kendi ciltleri ile uyum oranlarını merak etmektedirler. Kolajen ip protokolu yaptırmak isteyenlerin bu durum için endişelenmesine gerek yoktur çünkü tüm cilt tipleri ile uyumludurlar. Bu sebeple sorunsuz kullanılmaktadır. Herhangi bir alerjik etkisi yoktur. Kolajen İp Nasıl Yapılır? DS V-LINE orijinal Kolajen İp Protokolu Almanya’da geliştirilen bir tekniktir. Yaklaşık 1 saat süren kısa bir uygulamadır. Tamamlandıktan sonra kişilerin günlük hayatlarına dönmelerinde herhangi bir engel bulunmamaktadır. Cerrahi bir işlem değildir ve anestezi yapılmadan uygulanabilir. Estetik ve botoks işlemlerinden oldukça uzak uygulama taktikleri bulunan DS V-LINE Kolajen İp Protokolu, ağrısız ve bir o kadar da etkili olması ile ön plana çıkmaktadır. Kolajen İp Protokolu sorusu, bu uygulamaya ilişkin merak edilen başlıklardan biri olmakla birlikte, Dünya genelinde bulunan DS V-LINE profesyonel cilt uzmanlarını ziyaret ettiğinizde detaylı bilgiler edinebilirsiniz. DS V-LINE kolajen ip olarak diğer kozmetik markalarından ayıran en önemli noktalardan
Cilt bakımı, cildinizin ihtiyaçlarına göre uygun ürünleri ve teknikleri kullanarak cildinizi daha sağlıklı hale getirmek için yapılan işlemlerdir. Cilt bakımı yaptırırken iyi bir uzmana danışmak gerekir. Herkesin farklı bir cilt yapısı mevcuttur ve size özel cilt yapınızı tanıyarak eksikleri giderme yolune gidilmelidir. Böylece sağlıklı yollardan daha aydınlık ve daha sağlıklı görünen bir cilde sahip olabilirsiniz. Cilt eksikliğini görmeden kendi cilt tipine uygun olmayan ürünü kullanmak ya da prosedür izlemek, cilt üzerinde birçok soruna yol açabilir. Bu sebeple cilt bakımını doğru yapmak önemlidir. Cilt Bakımı Neden Düzenli Olmalı? Cilt bakımı rutinleri oluşturmak, sağlığınız açısından yararlıdır. Cildinizin eski sağlığına kavuşması belli metabolik faaliyetlere bağlıdır. Vucudun metabolik düzenini değiştirmesi belli bir süre gerektiren bir işlemdir. Doğru yöntemlerle ve doğru ürünleri sürekli kullanarak cildinizin eksiklerini giderirken, vucudunuza metabolizmasını uyguladığınız işlemlere göre düzenlemesi için belli bir zaman vermelisiniz. Bu sebeple bir işlemden kalıcı etki almak için belli bir rutin içinde o işlemi devam ettirmenizde fayda var. Örnek olarak, kuru bir cilt üzerine nem sağlayan ürünleri kullandığınız zaman ilk kullanımda istediğiniz sonuçları alamayabilirsiniz fakat bir hafta boyunca kullanırsanız cildinizde bazı değişimler fark edersiniz. Bir ay kullanırsanız bu değişiklikler daha görünür ve kalıcı olmaya başlar. Aşağıdaki durumlarla karşılaşıyorsanız doğru ürünlerle düzenli olarak cilt bakımı yaptırmanız gerekmektedir: Cilt Tipine Göre Cilt Bakımı Nasıl Yapılır? Herkesin cildi farklıdır ve kişilerin cildin ihtiyacını belirlemesi için cilt tiplerini öğrenmeleri gerekir. Cildin doğasını anlamak, doğru ürün ile birlikte doğru zamanda doğru uygulama yapmak önemlidir. Profesyonel bir cilt bakım uzmanına danışarak, kendi cilt tipinize uygun bakım ürünlerini seçmelisiniz. Cilt tipleri ile ilgili bilgi vermek gerekirse; Cilt Bakımında Neler Yapılır? Cilt bakımında neler yapılır genel olarak bakıldığında cildi düzenli olarak iyi bir şekilde temizlemek önemlidir. Bu sebeple öncelikle doğru cilt bakımı ürünleri sağlanmalıdır ve sağlıklı bir cilt görünümü için kimyasal maddelerden arındırılmış cilt ürünleri seçilmelidir. Cilt üzerindeki doğal yağları yok etmeden ve cilt üzerindeki sebum dengesini bozmadan temizlemek önemlidir. Cilt bakımında neler yapılır bakıldığı zaman, Profesyonel Cilt Bakımı Faydaları Uzmanlar ile cildinize uygulanan profesyonel cilt bakımı ile kişiler cilt bakımlarını yaptırabilmektedirler. Özellikle ayda bir kez yaptırılması gerektiği belirtilen profesyonel cilt bakımı faydaları ile herkes yararlanabilir. Profesyonel bir cilt bakımı yararları ile cilt üzerindeki doğal sebum ile su oranını dengeler ve böylelikle cilt üzerinde kuruma, sivilcelenme, kırışma gibi durumların önüne geçilir, gözeneklerin tıkanması önlenir ve cilt üzerinde toksinlerin atılması sağlanır. Cilt üzerinden ölü hücrenin uzaklaştırılması sağlanır bununla birlikte tamamen canlı, yeni ve taze bir cildin açığa çıkması sağlanması gibi birçok yararı vardır, profesyonel bir cilt bakımında evde cilt bakımı dışında yıpranan bir cildin ihtiyaç duyduğu oksijen nem ve vitamin sağlanır. Böylece kişiler daha iyi bir cilde profesyonel yardım alarak sahip olabilirler. Cilt bakımı konusunda profesyonellerden görüş almak istiyorsanız DS V-LINE markasının kurucusu Dilay Şahin güzellik salonlarından randevu alabilirsiniz. alanında uluslararası tanınırlığa ulaşmış, konusunda kendi yöntemlerini oluşturmuş Dilay Şahin güzellik salonlarında cilt bakımı uzmanlarının değerli yorumları ürünler ve uygulamalar konusunda sizi en doğru adrese yönlendirecektir. Buradan bize ulaşarak DS V-LINE uzmanları ile iletişime geçebilirsiniz.
Ciltte Lekelenme ve Cilt Lekesi Tedavisi neden olur, lekeler nasıl geçer? İnsan vücudunda çeşitli etkenler nedeniyle hastalıklar ya da sebebi anlaşılmayan lekeler oluşabilir. Bu durumda yapılması gereken lekenin kaynağını bulmaktır. Cilt lekeleri genellikle farklı sebeplerden ortaya çıkmaktadır. Alerjik reaksiyonlar, güneş ışınları ya da hormonlarda yaşanan bozukluklar bunun başlıca örnekleri arasında yer almaktadır. Ciltte lekelenme durumunda hastaların tedavi süreci için dermatoloji bölümünde muayene olması, doktorların önerileri doğrultusunda tedavi olmaları gerekmektedir. Ciltte lekelenme görülen hastaların teşhisi ve sebebi de hastanede yapılan kontrollerle kolayca anlaşılmaktadır. Eğer sorun herhangi bir hastalığın belirtisi değilse bir ilaç tedavisi ile cilt lekelerinden muhtemelen kurtulabilirsiniz. Vücutta Leke Çeşitleri Vücudun çeşitli bölgelerinde oluşan lekeler nelerdir, vücutta leke çeşitleri hangi hastalıklar olabilir? İnsan cildi dış etkenlere karşı koruyucu etkiye sahiptir. Dışarıdan gelen ya da vücutta hastalığa neden olan çeşitli durumlarda farklı belirtilerin oluşması mümkündür. Bu belirtiler içinde vücut lekeleri de yer almaktadır. Vücutta leke çeşitleri şu hastalıklardan ya da durumlardan ortaya çıkabilir; Vücutta anlam verilemeyen leke oluşumları akne ve sivilcelerden kalan izler olarak görülebilmektedir. Genellikle ergenlikte görülen bu durum tamamen geçicidir. Uzun süreli etki yaratmaz. Vitiligo hastalığı aslında ciltte leke yerine renk değişimi olarak algılanmaktadır. Derinizde bazı bölgelerde normalden çok daha açık tonlarda bölümler oluşmaktadır. Renk pigmentlerinin etkisini kaybetmesiyle oluşan bu hastalık ve güneş lekesi genellikle aynı sebepten ortaya çıkar. Bu tip vücutta leke çeşitleri cilde doğrudan gelen zararlı güneş ışınları nedeniyle oluşmaktadır. Çil oluşumu da aynı şekilde güneş etkeninden ya da farklı unsurlardan ortaya çıkabilmektedir. Doğum sonrası oluşan lekeler genellikle çatlak olarak da görülebilmektedir. Egzama, Sedef gibi hastalıklarda tedavi sürecinde bu tip ciltte lekelenme durumlarına neden olabilmektedir. En kötü senaryo ise cilt kanseri olarak bilinmektedir. En tehlikeli vücutta leke çeşitleri arasında görülmektedir. Elbette cilt kanseri olup olmadığınız gerekli kontroller ve teşhis koyma aşaması tamamlanmadan anlaşılamaz. Eğer cildinizde bu tip lekeler görürseniz en kısa sürede kontrole gitmenizde fayda vardır. Yüzde Kahverengi Lekeler Neden Olur? Çoğunlukla merak edilen leke sorularından biri de yüzde kahverengi lekeler neden olur sorusudur. Bu soruya yanıt olarak yüzde oluşan kahverengi lekeler genellikle renk veren hücrelerin artmasıyla ortaya çıkar. Bu durumun başlıca etkeni güneş ışınlarıdır. Güneş ışınlarının fazla miktarda cilde etki etmesi halinde bu ve benzeri cilt lekeleri görülebilmektedir. Yüzdeki kahverengi lekeler oluşmasının bir başka nedeni de hormonları etkileyen bazı ilaçlar olabilmektedir. Ayrıca hamilelik döneminde ya da kozmetik ürünlerin kullanımında yan etki olarak da görülebilmektedir. Bu sebeple bu tip yan etkilerle karşılaşmamak için içeriğinde kimyasal zararlı maddelerin olduğu bakım ve makyaj ürünlerini tercih etmeye dikkat etmek gerekmektedir. Yüzde oluşan kahve rengi leke yapısı bazen çil gibi durduğu ya da yüzün büyük bir kısmını kapladığı bilinmektedir. Bu durumda lekelerin tedavi edilmesi için dermatologlar tarafından incelenmesi ve gerekli işlemler ile tedavi edilmesi gerekmektedir. Ciltteki Kahverengi Lekeler Nasıl Geçer? Ciltteki kahverengi lekeler nasıl geçer, nasıl tedavi edilir? Ciltte oluşan bu tip lekeleri tedavi etmek için çeşitli yöntemler uygulanmaktadır. Bu yöntemlerin başında lazer uygulaması gelmektedir. Yüzde ya da cildin herhangi bir yerinde görülen kahverengi lekelere lazer ışınları yöneltilir. Bu şekilde derinin renklerinde düzelme meydana gelir ve kahverengi lekeler ortadan kalkar. Yüzde ve vücutta kahverengi lekeler tedavi edilirken bazı maske yöntemleri uygulanarak peeling yapılır. Ancak bu işlem için özel hazırlanmış bir kimyasal madde kullanılmaktadır. Yüzünüze ya da cildinizde kahverengi bölgeye bu kimyasal maddeyi sürüp yıkadığınızda derinizdeki lekelerin ortadan kalktığını görebilirsiniz. Krem tedavisi de vücutta kahverengi lekeler oluşması halinde kullanılmaktadır. Renk açan özelliklere sahip bu kremler dermatoloji uzmanlarınca yazılır. Doktorların verdiği talimatlar doğrultusunda kullanıldığında yüzünüzde ve cildinizde oluşan kahverengi lekelerin yok olması mümkün olacaktır. Elde Aniden Çıkan Kahverengi Lekeler Elde aniden çıkan kahverengi lekeler sizi korkutmasın. Bu duruma iki şey sebep olmuş olabilir, en temel ve sık görüleni güneş etkisiyle oluşan lekelerdir. Belli dönemlerde güneşe aşırı maruz kalan cildimizde bu tip kahverengi lekelerle karşılaşmanız ya da tam tersi renk pigmentlerinde etki kaybı nedeniyle beyazlama olarak bilinen Vitiligo hastalığı görülebilir. Kahverengi lekeler elde aniden ortaya çıktıysa bunun olası ikinci sebebi de kullanmış olduğunuz bir ilacın yan etkisi olabilmektedir. Her iki durumda da panik olmaya gerek yoktur. Ancak tedavi edilmesi gerektiği için en kısa sürede bir dermatolojik muayene olmanızda ve gerekli tedavi sürecini uygulamanızda fayda vardır. Aksi halde bu durum daha da yayılabilir ya da kalıcı bir etki yaratabilir. Bazı lekelerin tedavi edilmemesi halinde böyle etkileri de bulunmaktadır.
Göz çevresi kremi, genellikle kadınlar tarafından tercih edilen bakım ürünleri arasında yer almaktadır. Cildin basit adımlarla bakımının tamamlanmasının ardından mutlaka nemlendirilmesi gerekmektedir. Bu adım, tüm cilt tipleri için oldukça önemlidir. Ancak nemlendirme işleminde sıradan yüz ve el kremlerinin göz çevresinde kullanılması önerilmemektedir. Bu durumda da göz çevresi kremleri sunulan seçenekler arasında yer almaktadır. Göz çevresi kremleri, yapısı gereği gözün hassas yapısına uygun bir şekilde üretilmektedir. Göz çevresini belirleyen bölümün daha ince tabakadan oluşması ve hassas olması, diğer bakım ürünlerinin tercih edilmemesi gerektiğini açıklayan en iyi detaydır. Bunun için piyasada yer alan çeşitli göz çevresi kremlerinin inceleyebilir ve ihtiyacınızı karşılayacak olanı tercih edebilirsiniz. Göz Çevresi Kremi Ne İşe Yarar? Cilt bakımı esnasında cildin her bölgesinin ihtiyacını karşılayabilecek olan birçok bakım ürünü bulunmaktadır. Temizlik ve maske gibi adımların tamamlanmasından sonra cildin nem ihtiyacını karşılayabilmek adına çeşitli kremler tercih edilmektedir. Bu ürünler arasında sadece göz çevresi için kullanılmaya uygun olan göz çevresi kremleri bulunmaktadır. Göz çevresi kremi ne işe yarar sorusu ile birlikte bu tarz ürünlerin ne işe yaradığını öğrenebilirsiniz. Sıralanan bu işlevler kapsamında her bir göz çevresi kreminin birbirinden farklı olduğunu anlamak mümkün olacaktır. Bu nedenle seçim esnasında da kremlerin neyi vaat ettiğine dikkat etmekte yarar vardır. Göz Çevresi Kremi Sanıldığı Kadar Gerekli Midir? Göz çevresi kremi kullananlar, bu tarz kremler hakkında yorumlarını ve görüşlerini paylaşmaktadır. Bu noktada daha önce göz çevresi kremi kullanmamış olan bireyler, bu kremlerin gerçekten gerekli olup olmadığını merak etmektedir. Göz çevresi kremleri, içerdikleri farklı maddeler sayesinde farklı amaçlar için kullanılabilmektedir. Örneğin bazı kremlerin nemlendirme amacı taşımasının yanında bazılarının da kırışıklık karşıtı olduğunu görmek oldukça normaldir. Buna bağlı olarak ihtiyaç duyduğunuz özelliklere sahip olan kremleri araştırarak düzenli kullanım sonucunda etkilerini görebilirsiniz. Göz Çevresi Kremi Nasıl Kullanılır? Öncelikle her üründe olduğu gibi göz çevresi kremlerinde de kullanım şekilleri birbirlerinden farklı olabilmektedir. Bazı kremler, gündüz kullanılabilirken, bazılarının gece kullanılması gerekmektedir. göz çevresi krem kullanacak olan kişiler de göz çevresi kremi nasıl kullanılır sorusu üzerine bu kremlerin nasıl uygulandığını öğrenmeyi ve etkili bir sonuç almayı tercih etmektedir. Göz Çevresi Kremi Hangi Yaşta Kullanılmalıdır? Göz çevresi kremi hangi yaşta kullanılmalıdır gibi sorular da bu alanda sıklıkla merak edilmektedir. Öncelikle bu tarz kremlerin daha çok orta ve ileri yaş grupları tarafından kullanıldığı düşünülmektedir. Ancak edinilen kremin özelliklerine bağlı olarak genç yaşta da göz çevresi kremi kullanılabilmektedir. Nemlendirici özelliğe sahip olan göz çevresi kremlerini kullanmak için herhangi bir yaş belirtilmezken, göz çevresi kırışıklıklarının azaltılması için önerilen göz çevresi bakım kremlerinin belirli yaş aralıklarında kullanılması önerilmektedir. Örneğin kırışıklık karşıtı göz çevresi kremlerini ilk kez kullanacak olan bireylerin hemen hemen 25-30 yaş aralığında olması beklenmektedir. Ancak yine de isteğe bağlı olarak krem içeriklerini ve etkilerini araştırarak bakım rutinlerinize ekleme yapabilirsiniz. Göz Çevresi Kremi Önerileri Söz konusu bakım olduğunda pek çok ürün tercih edilmektedir. Ürünlerin tercih edilmesinden önce ise insanlar önerilen seçeneklere göz atarak bu şekilde alışveriş yapmaktadır. Göz çevresi kremi önerileri de bu tarz bir ürün kullanmayı düşünen kişilerin merak ettiği başlıklardan birisidir. Konuyla alakalı tercih edebileceğiniz bazı seçenekler, aşağıda maddeler halinde sıralanmıştır. Sıralanan bu öneriler arasında tercih edebileceğiniz daha pek çok ürün bulunmaktadır. İhtiyacınızı karşılayacağını düşündüğünüz ürünü tercih ederek bakım rutinlerinizi oluşturabilirsiniz. Göz Çevresi Kremi Fiyatları Piyasaya bakıldığı zaman bakım ve kozmetik alanında pek çok markanın olduğunu görmek mümkündür. Bu noktada göz çevresi kremi fiyatları araştırmanızda oldukça geniş bir fiyat skalası ile karşılaşabilirsiniz. Çünkü göz çevresi bakım ürünleri üreten bazı markalar, birbirinden farklı fiyatlar kullanabilmektedir. Kaliteli ve aynı zamanda pek çok kişi tarafından tavsiye edilen bir krem arayışındaysanız ödemeniz gereken tutar bir miktar fazla olacaktır. Bunun yerine daha makul fiyatlı göz çevresi bakım kremi tercih etmek istiyorsanız yaklaşık 80-100 TL arası pek çok seçeneği değerlendirebilirsiniz.
Göz kremi nedir, ne işe yarar? Gözler özellikle de kadınların makyaj yaparken büyük emek harcadıkları bir bölge olarak bilinmektedir. Gözlerimiz için çeşitli kozmetik ürünleri kullanıldığında aslında farkında olmadan cilt yapısına zarar vermiş oluruz. Bu durum gözle beraber tüm yüz bölgesi için geçerlidir. Bu sebeple kullanmış olduğunuz makyaj ürünlerinin zararlı kimyasallar içermediğine dikkat etmek gerekir. Aksi halde çeşitli sorunlarla karşılaşmak mümkündür. Göz kremi de tam bunun için vardır. Gözlerde oluşan zararlı bakteri, virüs ve kimyasalları temizlemek. Bu şekilde cildinizi de gözlerinizi de kolayca korumuş olursunuz. Ayrıca gözlerde oluşan çeşitli hastalıklar için doktorları göz kremi kullanımı önermektedir. Genç kalmak isteyen insanların yüzlerine çeşitli maskeler yaptığı da bilinmektedir. Bu yüz maskelerindeki etkiler göz kremi çeşitlerinde de bulunmaktadır. Göz Kremi Önerileri Yüzde oluşan en büyük sorunlardan biri gözler ve çevresinde görülmektedir. Bu anlamda göz kremi önerileri birçok kişi tarafından alınarak kullanılmaktadır. Gözlerinizde makyaj kalıntılarını iyice temizlemek, kırışıklıkları önlemek ve göz altı torbalarını gidermek için farklı markaların göz kremi önerileri arasından birini kullanmayı tercih edebilirsiniz. Böylece istediğiniz şekilde kullanım ile göz çevrenizde oluşan sorunları gidermiş olursunuz. Bu tip ürünlerin genellikle bakım ürünü olması nedeniyle hemen herkes tarafından kolayca sipariş edilebildiği bilinmektedir. Ancak gözlerde oluşan gerçek hastalıklar da enfeksiyon vb. doktorların vermiş olduğu göz kremi ve damlalarını kullanmanız gerekmektedir. Göz sağlığına dikkat etmemeniz halinde çeşitli göz bozuklukları görülebilmektedir. Son dönemde miyop ve astigmat gibi görme bozukluklarının artmasının nedeni hastaların yeterince kontrol etmemeleri ve göz muayenelerini ihmal etmeleridir. Bu ürünlerin dışında satın alabileceğiniz göz kremi önerileri hemen her bakım ürünü satan kozmetik mağazalarından temin edilebilir. Ancak satın aldığınız ürünlerin üzerinde yaşlanma karşıtı, göz altı torbalarını giderici ya da hijyen için olduğu söylense de içeriğindeki kimyasal maddelerin neler olduğunu bilmeden kullanımı her zaman risk teşkil etmektedir. Göz Kremi Nasıl Kullanılır? Göz kremi nasıl kullanılır? Göz kremlerinin kullanımı oldukça basittir. Genellikle satın alınan göz bakım kremleri 2 amaçla tercih edilir yaşlanma önleyici ve temizleyici. Her iki seçenekte de öncelikle yüzü bol su ve sabunla temizlemekte fayda vardır. Çünkü hiçbir bakım ya da kozmetik temizlik ürünü su ve sabun kadar etkili temizleyici değildir. Yüzünüzün bu tip göz kremi çeşitleri kullanırken genellikle nemli olması önemlidir. Göz kreminasıl kullanılır sorusuna yanıt olarak az miktarda göz kremi belirlenen bölgeye göre sürülmektedir. Göz kremleri kaz ayakları denilen gözlerin yan kısmına, göz torbaları için göz altlarına ve genel olarak çevrelerine sürülebilmektedir. Sürülen göz kremleri bir süre bekletildikten sonra zamanla kremin kuruması mümkündür. Göz kremi kullanımında dikkat edilmesi gereken başlıca unsur nazik ve yavaşça sürmektir. Çünkü gözlerimiz oldukça hassastır. Aşırı sert bir şekilde baskı yapılırsa gözlerinize zarar verebilirsiniz. Ayrıca bu kremlerin gözlerinize kaçmaması da önemlidir. İçerdikleri kimyasallar göz yapınıza zarar verebilmektedir. Bitkisel Göz Altı Kremi Farklı markaların bitkisel göz altı kremi ürettiği bilinmektedir. Göz altlarında kararma ve torbalarda sarkma durumu ilerleyen yaşlarda sıklıkla görülmektedir. Bitkisel göz altı kremi ve diğer bakım ürünleri sayesinde kolayca gözlerinizdeki kırışıklıklardan kurtulabilirsiniz. Elbette bu ürünlerin düzenli kullanımı gerekmektedir. Aksi halde kısa sürede pek fazla etkisini görmemeniz mümkündür. Gözleriniz gibi yüzünüzün tamamına etki edecek maskelerin kullanımı da kırışıklığı ve yaşlanmayı önlemek için tercih edilmektedir. Göz altlarında oluşan sorunları önlemek için yapılacak diğer yöntemler şunlardır; Göz altlarında oluşan morluklar içinde sıklık sebep uykusuzluk olarak görülmektedir. Günlük uyku ihtiyacınızı almak hem yüz güzelliğiniz için hem de göz altında oluşan morlukları gidermek için gereklidir. Vücudunuzun ihtiyacı olan oranda dinlenmesi büyük önem teşkil eder. Güzellik için uykunuzu almayı unutmayın… Göz Çevresi Kırışıklık Kremi Göz çevresi kırışıklık kremi kullanırken dikkat edilmesi gereken birçok unsur vardır. Bu tip kremlerin içeriğinde yer alan kimyasalların alerji oluşumuna neden olması halinde yüzünüze çok fazla zarar verebildiği bilinmektedir. Ayrıca aldığınız ürünlerin kontrol edilmiş ürünler olması büyük önem teşkil etmektedir. Sonrasında en iyi göz çevresi kırışıklık kremi markasını bularak kolayca göz çevrenize bu ürünleri uygulayabilirsiniz. Göz çevresinde oluşan kırışıklıklara kaz ayağı da denilmektedir. Bu kırışıklıkların önlenmesi için yüzünüzde bu tip göz kremi ürünleri kullanabileceğiniz gibi vitamin takviyeleri de alabilirsiniz. Kaz ayağı adı verilen gözlerin yanında oluşan kırışıklıklar genellikle vitamin eksikliğinden de meydana gelebilmektedir. Bunun için öncelikle bir vitamin testi yaptırmanız önerilir. Sonrasında eksikliği görülmesi halinde vitamin takviyesi doktor tarafından yazılacaktır. Göz çevresinde kırışıklık kremi kullananlar ayrıca masaj tekniği ile de bu sorunlarından kurtulabilirler. Gün içinde bir kez göz çevrenize masaj uygulamanız kırışıklıkları gidermek için yeterli olacaktır.
